Page 25 - TÜREB Dergi 4. SAYI
P. 25
KURUM Bu kapsamda YEGM olarak; yenilenebilir konusunda tek durak ofs olma yolunda çalışmalarımızı yürütmekteyiz. “Azaltm taahhüdünün İlgili mevzuatn hazırlanması, değiştrilmesi bu gerçekleşmesinde bir engel mevzuatn uygulanması ve takip edilmesi ana çalışma görmemekteyiz.” konularımızdır. Nisan 2015 başındaki 3.000 MW’lık başvuruların İklim değişikliği ile mücadele konusunda 2030 yılı EPDK tarafndaki değerlendirmesinin sonuna gelindi. hedefmiz ağırlıklı olarak HES ve nükleer olarak Dosyalar size ulaştktan sonra nasıl bir aşamadan görülüyor. Yenilenebilir enerjideki karbon salınımı geçecek. Sizce bu süreç ne kadar sürer? neredeyse sıfr olmasına rağmen neden böyle bir 3000 MW bağlant kapasitesi için yapılan ön lisans tercih yapılmış olabilir? Sizce bu tercih planda başvurularının ön inceleme süreci EPDK tarafndan belirtlen karbon emisyon oranımızı % 21 azaltma tamamlanmak üzeredir. Bu süreç devam ederken biz de sözünü karşılayabilir mi? Teknik Değerlendirme Yönetmeliğini revize etmemizin İklim değişikliği konusunda yürütülen çalışmalar yanı sıra personel, yazılım ve donanım anlamında netcesinde içerisinde Bakanlığımızın da bulunduğu altyapımızı hazır hale getrerek ön çalışmalarımızı İklim Değişikliği ve Hava Yönetmi Koordinasyon tamamladık. Başvuruların teknik değerlendirilmesinin Kurulu kararı ile Türkiye referans senaryoya göre 2030 yapılmasının resmi olarak talep edilmesini takiben en yılında %21 oranına kadar sera gazı emisyonlarında bir kısa sürede teknik değerlendirme işlemini tamamlamayı azaltm hedefemiştr. Bu hedef belirlenirken Kuruldaki planlamaktayız. Bizim değerlendirmelerimizde bir paydaşların sektörler bazında belirlemiş olduğu gecikme yaşanmayacaktr. planlamalar ve hedefer göz önünde bulundurulmuştur. Buna Bakanlığımızın enerji alanındaki belirlediği Kasım ayında Paris’te İklim Değişikliği Tarafar hedefer de dahildir. Bu nedenle referans senaryoya Konferansı (COP 21) yapılacak. Konferans öncesi göre % 21 azaltm taahhüdünün gerçekleşmesinde Türkiye’nin Birleşmiş Milletlere verdiği belgelerde bir engel görmemekteyiz. Ayrıca Bakanlığımız ilgili rüzgar taahhüdünü düşürdüğünü, 2030 yılına kadar birimleri tarafndan yürütülen çalışmalar bünyesinde 16.000 MW’a çektğini görüyoruz. Bu kadar yoğun bir ve Niyet Edilen Ulusal Katkı’da belirtldiği üzere 2030 başvuru ve potansiyelimiz varken hedeferin aşağıya yılı için hidrolik ve rüzgarın yanı sıra güneş enerjisi, çekilmesini nasıl yorumluyorsunuz? yerinde üretm, kojenerasyon ve mikro kojenerasyon Ülkemiz İklim Değişikliği ve Hava Yönetmi gibi karbon emisyon azaltmına katkı sağlayacak Koordinasyon Kurulu kararı ile Birleşmiş Milletler İklim politkalar aktarılmıştr. Değişikliği Çerçeve Sözleşmesinin (BMİDÇS) Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkı Niyetni açıklamıştr. Bilindiği “Rüzgar enerjisi yatrımları ekipman üzere koordinasyon kurulunda yer alan bakanlıklar, yürütülen çalışmalar sonrası iklim konusundaki anlamında % 80-90 oranlarında ithalata sektörel taahhütlerini açıklamışlardır. Burada verilen dayalı durumda.” rakamlar bir taahhüt niteliğinde olup daha ileriyi hedefemediğimiz ve hedefeyemeyeceğimiz anlamına Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresinde “Rüzgar gelmemektedir. 2009 yılında yayımlanan “Elektrik Endüstrisi Nasıl Gelişir?” konulu bir oturuma Enerjisi Piyasası ve Arz Güvenliği Strateji Belgesi” ve başkanlık yaptnız. Sizce Türkiye’de rüzgar endüstrisi 2014’te kamuoyuyla paylaşılan “Ulusal Yenilenebilir nasıl gelişir? Önerileriniz neler olur? Enerji Eylem Planı”nda belirtlen hedefer yönünde Rüzgar enerjisi yatrımları ekipman anlamında % 80- sektörün geliştrilmesine yönelik çalışmalar tüm hızıyla 90 oranlarında ithalata dayalı durumda. Söz konusu devam etmektedir. ekipmanların tamamen yerli olarak yurt içinde imalat www.tureb.com.tr 23
   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30